Sakarya Üniversitesi SKS Dairesi Başkanlığı Kültür Şube Müdürlüğü, Psikoloji Öğrenci Topluluğu ve Genç Yeşilay Öğrenci Topluluğu iş birliğiyle bağımlılığın psikolojik boyutları ve zararları üzerine düzenlenen etkinlikte çarpıcı noktalara değinildi.
Sakarya Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezi Prof. Dr. Nevzat Kor salonunda gerçekleştirilen konferansta modern dünyanın bir yan etkisi olarak artan bağımlılık oranları nedeniyle öğrencilerimizi bilinçlendirmek adına Sakarya Üniversitesi Psikoloji Anabilim Dalı Uygulamalı Psikoloji Bölümü Doç. Dr. Elif Güneri Yöyen, bağımlılık ve mücadele sürecini A’dan Z’ye açıkladı.
Bağımlılığın tanımını, bireyin 12 aylık periyodun en az 3 ayında kullanım göstermiş ve tüketmeme durumunda yokluk belirtileri çektiren alışkanlık olarak tanımlayan Doç. Dr. Yöyen, son 10 yıl içinde yapılan araştırmalarda küresel bağımlılık yapıcı madde kullanma veya davranışa sahip olma yaşının 11’e düştüğünü ifade etti. Bu durumun toplumsal sağlığın üzerinde yaratacağı olumsuz etkiye dikkat çekerek, “Bir kereden bir kez olmaz algısı yanlıştır. Kimyasal özellikleri nedeniyle tek kullanımda bağımlılık yaratmayan maddeler olsa da bağımlılık bir hastalıktır ve geçici değildir. Bir birey bir kez bağımlı olduktan sonra kullanımı sonlandırabilir fakat yeniden azami tüketim sağladığında tekrardan bağımlılık semptomları gösterebilir” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Yöyen, kriz esnasında vücut beyni uyararak zihinsel ve fiziksel acı üretmesi nedeniyle bireyin kriz kaynağı olan maddeye ulaşmaya çalışmasını “Organizma hayatta kalmak adına her şey yapar” açıklamasıyla özetleyerek bu kısır döngüden çıkmanın ilk adımının kişinin bağımlı olduğunu kabul etmesi olduğunu belirtti.
Bağımlıların yüzde sekseninin ortak noktası bir ‘bağımlılık’ sorunu olduğunu kabul etmemesi olduğunu söyleyen Doç Dr. Yöyen, “Bu onların iyileşme süreçlerinin başlamasındaki en büyük engellerden biridir. ‘’ diyerek katılımcılara yeşil bir hayatın önemini vurguladı.